Yapay Zekanın Ceza Sorumluluğu
Av. Barış DAĞ
Av. Barış DAĞ
ÖZET
İnsanlar tarafından yapılması belirli bir zeka gerektiren işleri yapabilen sistemleri ifade eden yapay zeka kavramı, günümüzde çok sık kullanılan bir kavram haline gelmiştir. Gün geçtikçe kabiliyetleri artan yapay zekaya sahip varlıkların, insanlığa sağladığı yararların yanında, kullanımı nedeniyle bilinçli veya bilinçsiz olarak çeşitli haksız fiillerde bulunmaları da mümkündür. Mevcut ortamda yapay zekaya sahip varlıkların faaliyetleri insan iradesi ile sınırlıdır. Dolayısıyla yapay zekanın karıştığı ceza hukukuna aykırı fiillerden, yapay zekanın arkasındaki insan sorumlu tutulacaktır. Fakat ilerleyen zamanlarda bilinç kazanan ve hedeflerini kendi koyan yapay zeka sistemlerinin var olması kuvvetle muhtemeldir. İşte henüz hukuki bir kişiliğe sahip olmayan yapay zekanın, bir suç işlediğinde doğrudan sorumluluğundan söz edilip edilemeyeceği, haksız fiillerinden dolayı kimin ne şekilde cezalandırılacağı ve ne tür yaptırımların uygulanabileceği gibi hususlar öngörü esaslı yaklaşımlarla tartışılmıştır.
Anahtar Kelimeler: Yapay zeka, hukuki kişilik, ceza sorumluluğu, yaptırım
GİRİŞ
Yapay zeka gelişen ve değişen dünyayla önemi gitgide artan bir kavram olup günümüzde tıp, mimari, şehircilik, güvenlik, hukuk gibi birçok alanda yapay zeka ürünleri kullanılmaktadır. Yapay zeka, zamandan ve emekten tasarruf gibi çeşitli faydalar sağlasa da insanlık için bazı tehditleri de içinde barındırır. Yapay zeka sistemlerinin geliştikçe insanlara zarar verme potansiyellerinin artacağı kaçınılmaz bir gerçektir. Hal böyleyken yapay zekanın bilinçli ya da bilinçsiz suç işlemesi durumunda ceza hukukumuz bakımından doğrudan sorumluluklarının meydana gelip gelmeyeceği, cezalandırılmalarının pragmatik olup olmayacağı gibi çeşitli sorunlar karşımıza çıkmaktadır. Bu sorunların öngörülerek ceza hukuku bakımından çeşitli çözüm yöntemlerinin geliştirilmesi gerekmektedir.
YAPAY ZEKA KAVRAMI
Yapay zekanın ceza hukuku ile ilişkisini anlayabilmek için öncelikle yapay zekanın ne olduğunu anlamak gerekmektedir. Yapay zekayı bilinç, amaç, algı gibi unsurlar bakımından nasıl sınırlandırdığımıza bağlı olarak ceza sorumluluğu bakımından farklı teoriler ortaya çıkacaktır. Yapay zeka için çeşitli bilim insanları ve yazarlar tarafından yapılan birden fazla tanım vardır. En genel haliyle yapay zeka, insanlar tarafından yapılması belirli bir zekâ gerektiren işleri yapabilen makineler olarak tanımlanabilir.1 Fakat suç isnadı ve ceza sorumluluğu söz konusu olduğunda yapay zekayı böylesi geniş bir çerçevede değerlendirmek yetersiz olacaktır.
2018 yılında Avrupa Birliği Konseyi, Avrupa’nın yapay zekaya yaklaşımını bir bildirge ile açıklamış ve katılan üye devletlerin işbirliği içinde bulunmayı taahhüt ettiği hususları düzenlemiştir. Şeffaflık ve hesap verilebilirlik gibi prensiplerin yanı sıra kişisel verilerin gizliliği ve korunması da dahil olmak üzere Avrupa Birliği temel hak ve değerlerini esas alan yasal ve etik bir çerçeve sağlanması amaçlanmıştır. Yapay zeka kullanımında sorumluluğu belirleyebilmek üzere üye devletler arasında görüş alışverişinin yapılması istenmiştir.2 Bugüne kadar yerel hukukların teamül yaratması ve bu teamüllerin kodifiye edilmesi için uluslararası örgütlerin bir araya gelmesi ile yeni hukuk normlarının oluşturulması geleneği yaygındı. Halbuki yapay zekanın hukuki statüsü ve yapay zekanın eylemlerinden doğabilecek zararlarla ilgili yerel hukuklarda henüz somut adımlar atılmamasına rağmen uluslararası arenada çalışmalar hız kazanmıştır.
Avrupa Konseyi’nin yapay zekaya ilişkin hukuki temelli tanımına göre yapay zeka, belirli hedeflere ulaşmak için bir ölçüde özerk olarak çevrelerini analiz eden ve eyleme geçerken akıllı davranışlar sergileyen sistemler olarak ifade edilebilir. Bu tanıma göre bir sistemin yapay zeka olarak kabul edilebilmesi için belirli hedefleri olması, bu hedeflere ulaşabilmek için çevresindeki verileri analiz etmesi ve bu analize dayalı olarak özerk ve akıllı davranışlar içeren eyleme geçebilmesi gerekmektedir. Ancak günümüzde bu denli özerk ve akıllı davranışlar ile harekete geçen ve kendi hedeflerini kendi belirleyen yapay zekaya sahip varlıklar mevcut değildir.
Önceleri bilimkurgu yazarları yapay zekaya korku ve belirsizlik içinde yaklaşmışlardır. Yapay zekanın ne olduğu anlaşılmaya başlandıkça yapay zekaya ilişkin pozitif yaklaşımlar içeren eserler de üretilmiştir. Günümüzde, yapay zekaya ilişkin çeşitli yorumlar yapılmaktadır. Bir taraf yapay zekanın insanlara yardımcı olacağını ve insan hayatını kolaylaştıracağını düşünürken diğer bir taraf ise hızla gelişen zekalarıyla insanlara zarar verme potansiyellerinin giderek artacağını, insanların yerlerine geçerek işsiz kalmalarına sebep olacaklarını ve hatta insanlığın sonunu getirme tehlikelerinin olduğunu öne sürmüşlerdir.
Yazar Yuval Noah Harari, 21. Yüzyıl İçin 21 Ders adlı eserinde; kısa bir süre sonra otoritenin insanlardan algoritmalara kayabileceğini, gelecek teknolojik devrimin büyük veri algoritmalarının otoritesini meşrulaştırarak bir yandan da bireysel özgürlük kavramının temellerini çürütebileceğini dile getirmiştir.3
Nick Bostrom, Elon Musk, Stephen Hawking gibi isimlere göre yapay zeka insanlığın geleceği için çeşitli tehditler barındırmaktadır. Bu sebeple yapay zeka sistemlerinin insan kontrolünde tutulması gerekmektedir. Aksi halde yapay zekanın insanlık için çok büyük tehlike yaratacağını savunmaktadırlar.
Yapay zekayla ilgili pozitif veya kötücül bütün senaryolar, yapay zekanın hayatımızdaki yerinin gün geçtikçe artacağının kaçınılmaz olacağı fikrinde birleşmektedir. Dolayısıyla yapay zekanın hukuki perspektiften değerlendirilmesi gerektiği kaçınılmaz bir gerçektir.
1 Başak Bak, “Medeni Hukuk Açısından Yapay Zekânın Hukuki Statüsü ve Yapay Zekâ Kullanımından Doğan Hukuki Sorumluluk”, TAAD, Yıl:9, Sayı:35 (Temmuz 2018), s. 212
2 “EU Declaration on Cooperation on Artificial Intelligence”, son güncelleme 4 Ocak, 2021, https://ec.europa.eu/jrc/communities/en/node/1286/document/eu-declaration-cooperation-artificial- intelligenc
CEZA HUKUKU BAKIMINDAN YAPAY ZEKA
Kanji Urada isimli Japon fabrika işçisi, 1981 yılında motosiklet fabrikasında yanında çalışan yapay zekaya sahip bir robot tarafından öldürüldü. Robot hatalı bir biçimde işçiyi kendi için bir tehdit olarak algılayıp bu tehditten kurtulmak için onu bitişiğinde bulunan makineye doğru iterek ölümüne sebep oldu.4 İşte böylesi bir durumda, yapay zekanın sebebiyet verdiği neticelerden dolayı kimin veya kimlerin ne şekilde sorumlu tutulacağı, yapay zeka sorumlu tutulur ise ne tür yaptırımlar uygulanacağı modern hukukun tartışılan sorunlarındandır. Bu sorunların çözümlenebilmesi için öncelikle yapay zekanın yasal statüsü ve cezai sorumluluğu hakkında değerlendirmelerin yapılması gerekmektedir.
Yapay Zekanın Yasal Statüsü
Yapay zekanın hukuken kişi olarak kabul edilebilmesi için bazı kriterlere sahip olması gerekmektedir. Hukuken kişi olarak kabul edilebilecek yapay zekanın çevre ile etkileşimi çeşitli, çok yönlü ve gelişmiş olmalıdır. Yapay zeka, çevre ile iletişimi sonucunda karşılaştığı bilgileri analiz ederek bunlara uygun cevaplar sunması gerekmektedir. Farklı yapay zekaların, aynı durum karşısında bilgi, beceri ve tecrübelerine dayanarak farklı tepkiler verebilmeleri gerekmektedir. Yani yapay zekanın farkındalık sahibi olması gerekmektedir. Yapay zekanın bu özelliklere sahip olup olmadığı konusunda Turing testi geliştirilmiştir. Bilgisayar biliminin öncülerinden Alan Turing 1950’li yıllarda makinelerin düşünme yetisine sahip olup olamayacaklarına dair bir kriter öne sürmüştür. Turing testi olarak adlandırılan bu testte bir hakem bulunur. Hakem denekleri göremeyeceği bir noktadan deneklere çeşitli sorular sorar ve onlardan cevaplar alır. Eğer hakem insan ve makineyi ayırt edemezse o makine yeterince insansı olarak kabul edilir.5 Turing’e göre yapay zekanın ölçütü bu insansı davranışlarıdır. Kimi yazarlara göre böylesi davranışlara sahip yapay zekalar, gerekli hukuki altyapının sağlanması halinde hukuki kişiliğe sahip olabileceklerdir.
Yapay zekanın bilinç unsuruna ve toplumda yaşama kabiliyetine sahip olup olmasına göre kişilik atfedilebilir. Yapay zekanın hukuki statüsü ile ilgili çok çeşitli görüşler mevcuttur.
Yapay zekanın köle statüsünde kabul edildiği görüşe göre, yapay zeka sistemleri insanların ürettiği eşyalardır. Asimov ve bazı yazarlara göre robotlar insanoğlunun kölesi statüsündedir. Asimov I Robot (Ben Robot) adlı bilimkurgu eserinde robot yasalarından bahseder. Asimov’un üç robot kuramının ikinci kanununa göre, robotlar insanlar tarafından verilen emirlere itaat etmek zorundadır.6 Dolayısıyla bu anlamda robotların kendi iradelerinden ve cezai sorumluluklarından bahsetmek mümkün olmayacaktır.
Hukukun özneleri kişilerdir. Hukuk sistemimizde gerçek kişilerin yanında tüzel kişiler de hukuki kişilik tanınmış birer öznedir. Tüzel kişiler insan olmamalarına rağmen hukuk sistemimizce kişi olarak kabul edilmiş olup cezai sorumlulukları bulunmaktadır7. Yapay zekanın da tüzel kişilik gibi ayrı bir kişilik statüsünde kabul edilmesinin gerektiğini düşünen yazarlar da vardır. Yapay zekalı varlıkların şirketler gibi resmi bir sicile kaydedildikten sonra oluşturulan maddi bir fon üzerinden destek sağlanarak tazminatların bu fon üzerinden karşılanması fikri bu temeldedir.
Avrupa Parlamentosu 2017 tarihli raporunda yapay zekalara elektronik kişilik verilmesi hususuna ilişkin bir dizi öneriler yayınlamıştır. Bu niteliğiyle yapay zekaya kişilik atfedilmesine yönelik ilk resmi belge olma niteliği taşımaktadır. Yapay zekaya sahip varlıkların, insanın yasal statüsüne sahip olmayacağını ve yasal statülerinin ayrı bir şekilde düzenlenmesi gerektiği belirtilmiştir.8
Yapay Zekanın Cezai Sorumluluğu
Yapay zekanın ceza hukuku bakımından sorumluluğunu anlayabilmek için ceza hukukunun genel hükümleri ile ilişkisini açıklamak gerekmektedir. Ceza sorumluluğunun varlığından bahsedilebilmesi için kanunda suç olarak düzenlenen fiillerin maddi ve manevi unsurlarının tamamını içinde barındırması gerekmektedir.
Suçun maddi unsurlarından fiil, kişinin iradesiyle hakim olduğu, belli bir neticeyi gerçekleştirmeye atfedilmiş ve dış dünyada gerçekleşen bir davranışı ifade eder.9 Bu bağlamda ancak ve ancak iradenin var olduğu fiillere sonuç bağlanabilir. İradenin mevcut olmadığı hallerde hukuki anlamda bir fiilin varlığından söz etmek doğru olmayacaktır.
Suçun maddi unsurlarından bir diğeri faillik müessesesidir. Fail hareket yeteneğine sahip olup suçun gerçekleşmesi için gerekli olan fiili gerçekleştiren kimseyi ifade eder. Ceza hukukumuz bakımından bir fiilin varlığından bahsedebilmemiz için bunun mutlaka bir insanla ilişkilendirilmesi gerekir. Bu bağlamda bir suçun faili ancak ve ancak bir gerçek kişi olabilir.10
Suçun yapısal unsurlarından bir diğeri manevi unsurdur. Manevi unsur, işlenen fiil ile kişi arasındaki manevi bağı ifade etmektedir. Fiil ile kişi arasındaki bu bağ olmaksızın suçun varlığından da söz edilmesi mümkün olamayacaktır. Manevi unsurdan farklı olarak kusurluluk, suçun oluştuğunun tespitinden sonra işlediği fiil ile fail arasında bir değerlendirme yargısıdır.11 Örneğin, kusur yeteneğine sahip olmayan bir akıl hastasının bir başkasını yaralamasında ceza hukuku bakımından suç teşkil eden bir fiil vardır. Ancak kusur yeteneğinin bulunmaması nedeniyle fail hakkında cezaya hükmedilmez. Burada suç fiili meydana gelmiş fakat “kusursuz ceza olmaz prensibi” doğrultusunda cezalandırma yoluna gidilmemiştir.
Yapay zekanın faaliyetleri neticesinde ortaya çıkan zararlardan ceza hukuku anlamında kimin ne şekilde sorumlu olacağı konusundaki tartışmalar hala devam etmektedir. Türk Ceza Kanunu bakımından ceza hukuku genel hükümleri çerçevesinde bir değerlendirme yapıldığında, yapay zekanın programlayıcısının veya kullanıcısının sorumluluklarının bulunabileceği sonucuna ulaşılabilecektir. Mevcut hukuki zeminde, yapay zeka sistemlerinin doğrudan sorumluluğundan bahsetmemiz mümkün değildir. Bunun nedeni, günümüzde yapay zekanın gelişmişlik durumunun yetersizliği sebebiyle hukuki kişiliğe sahip olmamalarıdır.
Yapay zekanın ceza hukuku bakımından sorumluluğunda üç temel model ön plana çıkmaktadır: Yapay zekanın bir araç olarak kullanıldığı dolaylı sorumluluk, yapay zekanın arkasındaki kişilerin taksirli sorumluluğu, yapay zekanın doğrudan sorumluluğu.12
Yapay Zekanın Araç Olarak Kullanılması
Türk Ceza Kanunu’nda suçun işlenmesinde bir başkasını araç olarak kullanan kişinin fail olarak sorumlu tutulacağı düzenlenmiştir. Arka plandaki şahıs, suçun icrai hareketlerini gerçekleştiren şahsın ve hareketin üzerinde üstün bir hakimiyet kurmaktadır. Bu hakimiyet arka plandaki şahsa dolaylı faillik vasfını kazandırır.13 Yapay zekanın mevcut kabiliyetlerinin, tek başına suç işlemek için yetersiz kabul edildiği görüşe göre yapay zekanın araç olarak kullanımından bahsedilecektir. Yapay zekanın araç olarak kullanılması halinde dolaylı fail sıfatını kimin kazanacağı sorunu ile karşılaşılacaktır. Yapay zeka programcısı suç işletmek amacıyla bir yazılım oluşturabilir ya da kullanıcı yapay zekayı suç işlemek amacıyla kullanabilir. Bu durumda programcı ya da kullanıcı eylemi gerçekleştirenmiş gibi kabul edilerek cezalandırılacaktır.
Yapay Zekanın Arkasındaki Kişilerin Taksirli Sorumluluğu
Yapay zekayı yönlendiren programcı veya kullanıcı gibi gerçek kişilerin herhangi bir suç işleme niyeti olmamasına karşın yapay zekaya sahip sistemlerin günlük faaliyetleri esnasında suç fiilini meydana getirmeleri mümkündür. Suç işlemek için bir plan yapılmamış ve belirli bir suça iştirak edilmemiş olabilir. Programcı veya kullanıcının gerekli dikkat ve özen yükümlülüğünü yerine getirmemiş olması bu sorumluluğunun doğması için yeterli olacaktır. Sorumlu programcı ve kullanıcılar suç riskini öngörmüş olmalıdır. Bu öngörüler ışığında gerekli dikkat ve özen yükümlülüğünü göstererek yapay zekaya sahip varlıklar tarafından haksız fiillerin işlenmesine engel olmalıdır. Ancak unutulmamalıdır ki taksirle işlenen fiiller kanunun açıkça belirttiği hallerde cezalandırılır. Taksirle işlenen bir fiilin cezalandırılabilmesi için bunun kanunda açıkça belirtilmesi gerekmektedir.14
Programcı veya kullanıcıların bir suçun işlenmesi için kastı olmayıp özensiz davrandıkları için suç meydana gelebileceği gibi yapay zekayı bilerek bir suçu işlemesi için programlamaları ve kullanmaları ancak yapay zekalı varlığın plandan saparak suçun yerine veya o suça ek olarak bir başka suç işlemesi de mümkündür. Böylesi bir durumda ceza hukukunun genel hükümlerinde düzenlenen müşterek faillik söz konusu olacaktır.
Eğer yapay zeka, hukuki kişilik sahibi olmayan masum bir araç olarak kabul edilirse taksirden dolayı herhangi bir cezai sorumluluğu söz konusu olmayacaktır. Fakat yapay zekaya sahip varlığın hukuki kişiliği kabul edilirse yapay zekaya sahip varlık da cezai sorumluluğu üstlenecektir.
Yapay Zekanın Doğrudan Sorumluluğu
Günümüzde yapay zeka ürünleri, bütün öğrenme prosedürü insanlar tarafından oluşturulan ve hedefleri insanlar tarafından konan varlıklardır. Bu yapay zeka ürünleri büyük ölçekte veri işleyebilmekte ve makine öğrenmesiyle bu verileri insanlar tarafından konan hedeflerine yarayacak şekilde kullanabilmektedirler. Günümüzde özerk, kendi iradesine ve bilincine sahip, insanın etkisinden bağımsız olarak verileri analiz ederek sonuçlar çıkarabilen yapay zeka sistemleri mevcut değildir. Bundan da önemlisi kendi hedeflerini kendi koyan bir yapay zeka sitemi mevcut değildir. Bu sebeple yapay zekanın, ceza hukukunu ihlal eden fiilleri nedeniyle oluşan neticeden doğrudan sorumlu olup olamayacağı sorusuna günümüzde olumlu bir cevap vermek mümkün görülmemektedir. Ancak ileride verilerini tamamen kendisi toplayıp işleyebilen, kendi hedefini kendisi belirleyebilen özerk yapay zekalarla karşılaşacağımız fikri oldukça olasıdır. İşte bu aşamada, insan etkisinin neredeyse hiç olmadığı ve yapay zekanın doğrudan sorumluluğunun doğması mümkündür.
Gelecekte yapay zekanın, meydana getireceği neticelerden dolayı ceza hukuku anlamında doğrudan sorumlu olabilmesi için birtakım şartların da ayrıca gerçekleşmesi gereklidir. Ceza hukukumuzda, suç tipi olarak belirlenen fiillerin maddi ve manevi unsurları içinde barındıracak şekilde gerçekleşmesi gerekmektedir. Ayrıca cezai anlamda sorumluluğa gidilebilmesi ve yaptırımların uygulanabilmesi için kusur unsurunun mevcudiyeti de gerekmektedir. Dolayısıyla bahsedilen tüm bu hususlar göz önünde bulundurulduğunda; yapay zekanın henüz doğrudan cezai sorumluluğundan bahsedilememektedir. Ancak bir süre sonra kendisini programlayan veya kullanan, kendi amacını kendisi belirleyen yapay zekaların, insanlardan bağımsız olarak ceza sorumluluğunun doğması mümkün olabilecektir. Böylesi bir durumda, yapay zekanın faaliyeti sonucunda ortaya çıkan netice ile kullanıcı veya programlayıcı arasındaki nedensellik bağı kesilmiş olacak ve yapay zekanın kendi sebebiyet verdiği bir netice ortaya çıkarsa, kullanıcıların veya programlayıcıların sorumluluğundan bahsedilemeyecektir.
3 Yuval Noah Harari, 21. Yüzyıl İçin 21 Ders, çev., Selin Siral, İstanbul: Kolektif Kitap, 2018, s.59.
4 “Trust Me, I’m a robot”. son güncelleme 23 Ocak, 2021 https://www.economist.com/technology- quarterly/2006/06/10/trust-me-im-a-robot
5 M. Seçil Yapık ve Ahmet Eyim, “Zihin Felsefesi Bağlamında Yapay Zeka Çalışmalarından Turing Testine Yönelik İtirazlar”, Yüksek Lisans Tezi, Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi, 2019
6 Isaac Asimov, Ben Robot, çev., Ekin Odabaş, İstanbul: İthaki Yayınları, 2016, s.248.
7 Erol Cansel vd., Hukuka Giriş, Ankara: Seçkin Yayıncılık, 2015, s.185.
8 “Motion For a European Parliament Resolution”, son güncelleme 24 Ocak, 2021, https://www.europarl.europa.eu/doceo/document/A-8-2017-0005_EN.html?redirect#title1
9 Neslihan Göktürk, Fikri İçtima (Suçların İçtimaı), Ankara: Adalet Yayınevi, 2013, s.29.
10 İzzet Özgenç, Türk Ceza Hukuku (Genel Hükümler), Ankara: Seçkin Yayıncılık, 2006. s.207.
11 Özgenç, Türk Ceza Hukuku (Genel Hükümler), s.236.
12 “Yapay Zekaya Sahip Varlıkların Cezai Sorumluluğu-Bilim Kurgudan Yasal Toplumsal Denetime”, son güncelleme 12 Aralık, 2020, https://kutuphane.dogus.edu.tr/mvt/pdf.php?pdf=0021813&lng=0
13 Özgenç, Türk Ceza Hukuku (Genel Hükümler), s.549.
14 Özgenç, Türk Ceza Hukuku (Genel Hükümler), s 259.
YAPTIRIM MESELESİ
Ceza hukuku bakımından yapay zekanın doğrudan sorumluğunu kabul etmemiz halinde yapay zekaya hangi tür yaptırımların uygulanabileceği sorunuyla karşılaşırız. Suçlara ilişkin yaptırımlar; yeniden suç işlenmesini önlemek, caydırıcılık, kişinin topluma yeniden kazandırılabilmesi gibi çeşitli fonksiyonları yerine getirmek üzere belirlenir.
Uygulanabilecek yaptırımın şeklinin belirlenmesinde, beklenen amacın ne olduğu belirleyicidir. Haksızlığa uğrayan kişinin mağduriyetini gidermek, haksızlığı gerçekleştiren üzerinde belli fiili ve hukuki sonuçlar doğurmasını sağlamak, bu kişiye belli etkilerde bulunulmasını sağlamak gibi çeşitli amaçlarla çeşitli yaptırım türleri öngörülebilmektedir. Türk Ceza Kanunu’nda yaptırımlar güvenlik tedbirleri ve cezalar olarak iki başlık altında yer almaktadır. Cezalar, hapis cezası ve adli para cezası olarak ayrılmıştır. Güvenlik tedbirleri ise hem haksızlığı gerçekleştireni hem de toplumu belli tehditlerden korumaya yönelik bir yaptırım türüdür.15
Yapay zekanın, tüzel kişiliklere olan benzerliği sebebiyle güvenlik tedbirlerinin uygulanması düşüncesi akıllara gelse de bu düşünce fonksiyon sorununa yol açacaktır. Böylesi bir durumda yapay zekaya sahip varlıklar için amaca uygun ve fonksiyonel başka yaptırım çeşitleri gündeme gelmektedir.
Ölüm cezası insanlar için en ağır ceza olarak belirlenmiştir. Ölüm cezasının yapay zekaya sahip varlıklardaki uygulaması, yapay zekayı kontrol eden yazılımın silinmesi şeklinde gerçekleşebilecektir. Yapay zekaya ait yazılımın silinmesiyle beraber yapay zekaya sahip varlığın bağımsızlığı tamamen ve kalıcı olarak sona erecektir. Bu sebeple ölüm cezasına eşdeğerdir. Yazılımı silme işlemi uygulandığında, suç işleyen yapay zekaya sahip varlık daha fazla suç işleyemez hale gelecektir.
Hapsetme bir varlığın alıkonulması suretiyle özgürlüğünün ve bağımsızlığının kısıtlanmasını ifade eder. Yapay zekaya sahip varlığın belirli bir süre kullanılmaması, onun özgürlüğünü ve bağımsızlığını kısıtlayarak yaptırımdan beklenen amacı yerine getirecektir.
Kamu hizmeti de çeşitli hukuk sistemlerinde fiilen hapsetmenin yerine oldukça yaygın kullanılan bir ara yaptırım türüdür. Yapay zekaya sahip varlıkların, kamu kurumlarında işçi olarak istihdamı sağlanarak kamu hizmeti yaptırımına tabi tutulmaları mümkündür. Toplumsal işgücüne zorunlu katılım şeklinde toplum yararına çalışma, yapay zekaya sahip varlığa yüklendiğinde bu bir kamu hizmeti olarak görülebilecektir.
Adli para cezası, hapis cezası yerine hukuk sistemlerinde kullanılan bir başka ara yaptırım türüdür. Para cezası, yapay zekaya sahip varlık kendi parasına veya malına sahip olursa insanlara ve tüzel kişilere uygulanan para cezası ile aynı şekilde uygulanacaktır. 16
15 Özgenç, Türk Ceza Hukuku (Genel Hükümler), s.697/698
16 “Yapay Zekaya Sahip Varlıkların Cezai Sorumluluğu-Bilim Kurgudan Yasal Toplumsal Denetime”, son güncelleme 12 Aralık, 2020, https://kutuphane.dogus.edu.tr/mvt/pdf.php?pdf=0021813&lng=0
DEĞERLENDİRME VE SONUÇ
Yapay zeka, sürekli değişen ve gelişen bir kavram olup bu konuda yapılan hukuk çalışmaları öngörü esaslıdır. Dolayısıyla her ne kadar yapay zekaya sahip varlıkların meydana getirebileceği haksız fiiller ve bu haksız fiiller sonucunda meydana gelmesi muhtemel zararlar ile ilgili çeşitli tahminlerde bulunabiliyor olsak da ancak somut vakalar meydana geldikçe soyut bilgiler uygulama alanı bulacak ve vakaların analizi, sentezi ve muhakemesi ile hukuk şekillenecektir. Yapay zeka ürünleri artıkça ceza hukuku da bu değişimlere uyum sağlayarak yeni sistemler geliştirecektir. Hal böyle iken gelecekte, yapay zekaya cezai sorumluluk yüklenmesi ve yapay zekaya özel yaptırımların tasarlanması konusunda ayrıntılı hukuki düzenlemelere ihtiyaç duyulacağı kaçınılmaz bir gerçektir.
Av. Barış DAĞ
Asimov, Isaac. Ben Robot, çev., Ekin Odabaş, İstanbul: İthaki Yayınları, 2016.
Bak, Başak. “Medeni Hukuk Açısından Yapay Zekânın Hukuki Statüsü ve Yapay Zekâ Kullanımından Doğan Hukuki Sorumluluk”, TAAD, Yıl:9, Sayı:35 (Temmuz 2018), s. 212
Dogus. “Yapay Zekaya Sahip Varlıkların Cezai Sorumluluğu-Bilim Kurgudan Yasal Toplumsal Denetime”, son güncelleme 12 Aralık, 2020, https://kutuphane.dogus.edu.tr/mvt/pdf.php?pdf=0021813&lng=0
Economist. “Trust Me, I’m a robot”. son güncelleme 23 Ocak, 2021 https://www.economist.com/technology-quarterly/2006/06/10/trust-me-im-a-robot
Erol, Cansel, Çağlar Özel, Mehmet Yüksel, Burcu Özcan Büyüktanır, Mehmet Ş. Erdoğan. Hukuka Giriş. Ankara: Seçkin Yayıncılık, 2015.
Europa “Motion For a European Parliament Resolution”, son güncelleme 24 Ocak, 2021, https://www.europarl.europa.eu/doceo/document/A-8-2017- 0005_EN.html?redirect#title1
Europa. “EU Declaration on Cooperation on Artificial Intelligence”, son güncelleme
4 Ocak, 2021, https://ec.europa.eu/jrc/communities/en/node/1286/document/eu- declaration-cooperation-artificial-intelligence
Göktürk, Neslihan. Fikri İçtima (Suçların İçtimaı). Ankara: Adalet Yayınevi, 2013.
Harari, Yuval Noah. 21. Yüzyıl İçin 21 Ders. çev., Selin Siral, İstanbul: Kolektif Kitap, 2018.
Özgenç, İzzet, Türk Ceza Hukuku (Genel Hükümler). Ankara: Seçkin Yayıncılık, 2006.
Yapık, M. Seçil ve Ahmet Eyim, “Zihin Felsefesi Bağlamında Yapay Zeka Çalışmalarından Turing Testine Yönelik İtirazlar”, Yüksek Lisans Tezi, Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi, 2019.